'Şu meşhur Ayder Yaylasına bir de biz gidelim' dedik ve düştük yollara. Akçaabat'tan kilometrelerimiz ortalama 126 olarak gözüküyor. Mola vermezsek eğer yaklaşık 2.5 saatlik bir yolculuk ardından yaylada olacağız demektir. Ama Karadeniz'de mola vermeden yolculuk yapmak mümkün değil. Bir yere giderken etrafınızdaki manzaranın büyüsüne kapılıp kendinizi arabadan dışarı atmadan duramıyorsunuz. Bu şekilde gidiş süreniz ortalama 3 saati bulabiliyor:)
Bu yolculuğumuzda erken yol almakta fayda var diyoruz. Programımıza Zilkaleyi'de dahil ettiğimiz ve günübirlik gittiğimiz için günü erken başlatıyoruz yani. Ben evde yeni gelin olarak(!) akşamdan yanımıza poğaçalar, börekler hazırlıyorum. Yollarda hem acıkıyorsunuz hem de yaylada temiz hava ile birlikte iştahınız daha da açılıyor. Yemyeşil ortamda pötikareli masa örtünüsünü serip birşeyler yemek istiyor insanın canı:)
Ayder Yaylası rakım:1350 metre yükseliğinde. Rize'nin Çamlıhemşin ilçesine bağlı. Ayder Yaylasına nasıl giderim? Rize'de Fırtına Deresi ile paralel Ayder Yaylası Yolu'nu kullanarak yaylaya kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Çok meşhur bir yayla olduğu için Rize Çamlıhemşin'e gelince çok sık tabelalarla karşılaşıyorsunuz zaten. Çamlıhemşin hemen hemen tüm bilindik yayla ve bölgelere gitmek için uğramak zorunda olduğunuz yer:) Rize'nin çok küçük ve şirin bir ilçesi. Küçük diyorum çünkü Çamlıhemşin'e araçla giriş ve çıkışınız yaklaşık 1 dakika sürüyor:)
Ayder Yaylası ulaşımı hakkında ise korkulacak hiçbir durum olmadığını gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Yollar gerçekten kaymak gibi. Manuel arabayı bile sürmek keyifli hale geliyor,o derece. Otobüs ile gelecekseniz eğer önce Rize'ye bilet almanız gerekecektir. Hava yolunu tercih edecekseniz ise Trabzon Havalimanına iniş yaptıktan sonra otobüsler ile önce Rize'ye sonra Ayder Yaylasına gelebilirsiniz. Trabzon veya Rize'den de pek çok tur şirketi Ayder Yaylasına program yapıyor. Daha önce de belirttiğim gibi ktuaktivite tur şirketi ile hareket edebilirsiniz. Hatta haftalık olarak tüm tur programlarını sosyal medyadan paylaşmaktalar.
Ayder Yaylasın'dayız! Burası Karadeniz'in en meşhur ve en bilindik yaylalarından. Daha öncesinde yeşilin tonlarını renk renk görmediyseniz eğer bu yayla size cennet gibi gelecek. Ancak yine turizm uğruna yapıların çoğalması yürekleri sızlatıyor. El değmemiş çok az yer kalmış, keşfetmeniz için son şanslarınız diyebilirim. 5 yıl önce katıldığım Karadeniz Turu'nda gözlemlediğim Ayder ile bugünkü Ayder arasında yapılaşma oranındaki artış tüm çevre dostlarını üzdüğü gibi beni de üzdü. Bıraksalar ya doğanın eşsiz manzarası ile kalsa bu yayla...
Konaklayacağınız pek çok otel bulunuyor burada tabi ki. Ayder'de konaklamak çok keyifli. Daha önce geldiğimde konaklama fırsatı yakalamıştım. Sabahın ilk ışıklarında çıkıp doğa yürüyüşü yapmak insanı mutlu ediyor. Her mevsim güzel olan Ayder yaylasında günümüzde Kardan Adam Şenlikleri yapılıyor. Henüz gitme şansı yaklayamadık ama en kısa zamanda istiyoruz. Trabzon'a geleli 5 ay olmasına rağmen buraya da sanırım en az 3 kere geldik. Ailelerimiz ve arkadaşlarımız gelince Ayder görmek istedikleri listeleri arasında olduğu için.. Ama bize kalsa el değmemiş Pokut ve Gito gibi yaylalar insana daha fazla huzur veriyor. El değmemiş yaylaların kötü tarafları ise yollarının çok bozuk olması..
Fotoğraflara bakınca sizin de 5 saniye sonra tulum sesleri kulağınıza geliyor mu? Bizim nedense hep geliyor:) Çünkü yaylada her yerde tulum sesleri ve Karadeniz müzikleri o kadar çok duyuyorsunuz ki. Eve gelince bile kulağınızda çınlıyor. Hatta tulum sesini takip ederek tanımadığın insanlarla omuz omuza horon çekmeden yaylalardan dönmeyin diyorlar. Bizim henüz horon konusunda iyi olduğumuz söylenemez.
Ayder Yaylasındaki yamaca oturunca karşınızda bulunan şelalenin ismi Gelintülü Şelalesi. Burada oturup doğayı,manzarayı,şelaleyi,yeşilin tonlarını saatlerce izleyebilirsiniz. Ahşap evleri arkanıza alarak fotoğraf çektirmeniz tavsiyemiz. Ayrıca hediyelik eşyaların bulunduğu dükkanları gezerek Karadeniz insanları ile tanışma ve konuşma fırsatı yakalayabilirsiniz. Tereyağında muhlama yemeden de sakın dönmeyin derim:) Vakit o kadar hızlı geçiyordu ki hava kararmadan Zilkale'yi de görmek istediğimiz için tekrar yola çıktık. Ayder'den yaklaşık 38 km olan Zilkale'ye ortalama 1 saatte varabildik.
ZİLKALE
Burayı görünce insan elinin böyle büyük bir yapıyı ormanın içine adeta şato gibi nasıl yaptığına şaşırmamak mümkün değil. Çamlıhemşinden hareket edince kaleyi çok uzaklardan görebiliyorsunuz. Yaklaştıkça daha da büyüyor sanki. Doğu Karadeniz'in gezilmesi gereken yerlerden biri olan Zilkale bu bölgeye yapılan tur programlarının hemen hemen hepsinde mevcut.
Zilkale'ye nasıl gidilir? Çamlıhemşin'de pek çok yol ayrımı var diye yukarıda bahsetmiştim. Bu yol ayrımlarından sol tarafa giderseniz Ayder Yayla'sına, sağ tarafa giderseniz ise Zilkale ve Pokut,Gito gibi yaylalara ulaşabilirsiniz. Biz Ayder Yaylası'ndan Çamlıhemşine tekrar dönerek sağ tarafa ayrılan yoldan Zilkale'ye ulaşıyoruz.
Yüksekçe tepelerde konumlanmış Zilkale, Osmanlı İmparatorluğu için Trabzon'da bir gözetleme kulesiymiş. Tahmini olarak 14. yy'da inşa edilmiş. Fırtına deresinden 100 metre yüksekte bulunuyor. Tarihi İpek Yolu üzerinde yer aldığı için haberleşme ve konaklamada merkezi konumdaymış. Her alanından geniş açılı manzaranın hakim olduğunu görebilirsiniz. Kale dış surlar,orta surlar ve iç kaleden meydana gelmektedir. Kalenin içinde depo,araç-gereç bölümü,ibadethane ve koridorların olduğu bölümler bulunmaktadır. Kaleyi gezerken bulunduğunuz her noktada dört bir yanınızda da ormanı görmek çok keyifli.
İhtişamıyla gözleri dolduran Zilkale Karadeniz dağlarının içinde hala sapasağlam duruyor. Bu taraflara gelirseniz görmeden gitmeyin.
Sevgiyle kalın:*
Gamze,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder